Van şehir merkezinde inşa edilen ve geçmişin han kültürünü günümüze taşıyan Van Bedesteni, Nisan ayında kapılarını açarak kentte kültür ve sanatın yeni merkezi haline geldi. Tarihi Tekel Binası’nın arkasında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA)’nın destekleriyle hayata geçirilen proje, Van Valiliği ve Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB)’nun katkılarıyla tamamlandı.
Van Bedesteni, çömlekçilikten hat sanatına, halı-kilim dokumadan gümüş işlemeciliğine kadar farklı alanlarda üretim yapan 12 sanatkârın faaliyet gösterdiği bir merkez haline geldi. Alt katta 10 dükkân yer alırken, üst katta ise kitap kafe ile Van mutfağından lezzetlerin sunulduğu iki ayrı kafe bulunuyor.
Bedesten esnafı Yavuz Selim Camuşcu, çarşının kısa sürede artan ilgisini şu sözlerle anlatıyor: “İlk başta kimse buranın açık olduğunu bilmiyordu. Ancak son bir aydır düzenlenen sergiler, etkinlikler ve çocuk kitap günleriyle birlikte gelen kişi sayısı arttı. Gelen bir başkasına söylüyor, adım adım büyüyen bir hareket başladı.”
Sanatkârların üretim süreçlerini vatandaşların gözleri önünde gerçekleştirmesi ise çarşının en dikkat çekici yönlerinden biri. “Vatandaş gelip nasıl yapıldığını izliyor. Bu, halkla sanat arasında gerçek bir bağ kuruyor,” diyen Camuşcu, Bedesten’in kültürel bir koruma alanı olarak görülmesi gerektiğini belirtiyor. Bedesten’in ticari değil kültürel kazanç odaklı bir proje olduğuna vurgu yapan Camuşcu, “Buradaki dükkânlar sembolik karlarla çalışıyor. Amacımız, bu geleneksel sanatları yaşatmak. Turizm canlandıkça burası da daha çok değer kazanacak,” ifadelerini kullandı.
1915 öncesinde Van’da var olan hanların yok olmasıyla kaybolan han kültürünü yeniden canlandırmayı amaçlayan Van Bedesteni, kentin geçmişine duyulan özlemi bugünün sokaklarına taşıyor. Camuşcu, “Van’da ayakta kalan bir han kalmadı. Ama bu çarşıyla o ruh yeniden doğuyor. Bu sadece bir başlangıç; kentin başka noktalarında da benzeri projeler yapılmalı,” diyerek çağrıda bulundu. Van Bedesteni, geçmişle bugünü buluşturan özgün yapısıyla kültürel turizme katkı sunarken, ilerleyen dönemde ev sahipliği yapacağı etkinliklerle Van’ın kültürel hayatına da yeni bir yön kazandıracak.
